SİVAS’ta yaşayan emekli makinist Ayhan İlaslan (54), çocuk yaşlarda fotoğrafçılığa olan tutkusu nedeniyle aralarında körüklü fotoğraf makinesinin de bulunduğu video kamera, film, antika objektif, tripot ve parçalarını 1000 parçalık koleksiyona dönüştürdü. İlaslan, elinde bulunan malzemeleri müzeye dönüştürmek istediğini ve koleksiyonun bir tutku olduğunu belirterek, “Objelere erişmek çok zor oluyor. Çok büyük fedakarlıklarla buralara kadar geldim. Tarihe ışık tutuyorum. Bu koleksiyon benim bu hayattaki en büyük zevkim” dedi.
Kentte Sularbaşı Mahallesi’nde oturan evli 4 çocuk babası emekli makinist Ayhan İlaslan, 1980 yılında çocukken ilk olarak posta pullarını biriktirmeye başladı. Sonrasında da okuldan arta kalan zamanlarında fotoğrafçıların yanında çıraklık yaptı. Zaman geçtikçe fotoğrafçılığa merak saran İlaslan, o günden sonra bu alanda eline geçen bütün objeleri saklamaya başladı ve bu tutkusu koleksiyonerliğe kadar gitti. 2014’te başladığı İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Bölümü’nden 49 yaşında mezun olan İlaslan, aralarında 1930 yılına ait körüklü fotoğraf makinelerinin de bulunduğu video kamera, film, antika objektif, tripot ve parçalarından oluşan 1000 parçayı evinde saklıyor. Koleksiyonuna gözü gibi bakan İlaslan, elinde bulunan malzemeleri ise bir müzeye dönüştürmek istiyor.
‘YILLARDIR ÇEŞİTLİ MATERYALLER TOPLAYARAK DEVAM EDİYORUM’
İlk olarak çocukken pul koleksiyonu ile başladığını söyleyen Ayhan İlaslan, “Zamanla objeleri biriktirerek buraya kadar geldim. Yıllardır çeşitli materyaller toplayarak devam ediyorum. Fotoğrafçılık koleksiyonerliği ise yazın fotoğrafçı ustaların yanına gidip, onların yanında durarak bir tutku oldu. Fotoğrafçılık dersleri de aldım” diye konuştu.
‘EVİME GELENLER ŞAŞIRIYORLAR’
Koleksiyonunda bulunan parçalara değinen İlaslan, “Koleksiyonumda 1930 yılından başlayarak günümüze kadar kullanılan fotoğraf makineleri, video kameralar ve her türlü objeyi biriktirdim. Ben bu koleksiyonda çok büyük fedakarlıklar yaptım. Çevremin de çok büyük desteği oldu. Bu anlatılmaz bir tutku. Tarihe bir yolculuk ve ışık tutuyorsun. Koleksiyonerlik şimdiki zamanı geleceğe taşıyan bir olgudur. Ben bundan çok zevk alıyorum. Objelere erişmek çok zor oluyor. Çok büyük fedakarlıklarla buralara kadar geldim. Tarihe ışık tutuyorum. Bu koleksiyon benim bu hayattaki en büyük zevkim. Evime gelenler şaşırıyorlar. Burayı görünce kendilerine gelemiyorlar. Her parçayı ‘Nereden buldun?’ diyerek soruyorlar” ifadelerini kullandı.
