Prof. Dr. Gamze Varol, Türkiye’de ve dünyada hava kirliliğinin artığını ve bunun birçok hastalığı da beraberinde getirdiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre; dünya nüfusunun yüzde 90’ından fazlasının kirli hava soluğunu belirten Varol, bu noktada kendisinin de aralarında olduğu, hekim ve çevre uzmanlarının içinde bulunduğu oluşumun, 2022 için hava kirliliğinde kara raporu hazırladığını söyledi.
“YAKLAŞIK 42 BİN KİŞİ YAŞAMINI YİTİRDİ”
Raporda, Türkiye’de Dünya Sağlık Örgütü limit değerlerine uyan sadece Hakkari’nin bulunduğunu belirten Prof. Dr. Varol, “Hakkari dışında ülkemiz de Dünya Sağlık Örgütü kılavuz değerlerine uyan bu limitlerin altında başka yaşam alanı yok. Ülkemiz için baktığımızda aslında hava kirliliği büyük bir sorun. Biz biliyoruz ki açıklanan rapora göre, ülkemizde geçtiğimiz yıl hava kirliliği kaynaklı sağlık sorunları nedeniyle yaklaşık 42 bin kişi yaşamını yitirdi. Bu sorunların içerisinde akciğer kanseri var, hava yolu enfeksiyonları, kronik hava yolları hastalıkları var, kalp damar sistemi dolaşım yolu hastalıkları var. Bunlarla bağlantılı hastalıkların yanında yaşam kalitesini etkiliyor hava kirliliği” dedi.
Prof. Dr. Varol, ülkede ölümlere neden olan risklerin tanımlandığını ifade ederek, “Uyku düzenini bozuyor, depresyona neden oluyor. Yeni açıklamalar bu yönde. Hatta şöyle çalışmalarda var; 2009 ve 2019 yıllarında Türkiye’de ölüme neden olan riskler tanımlanmış. Mesela hava kirliliği bunlara neden olan ilk 5 hastalık arasında yer alıyor ve bu çok önemli. Onun üstünde mesela tümörler, dolaşım sistemi hastalıkları, kronik akciğer hastalıklarının hepsi var. Dolayısıyla ülkemizde hava kirliliği hem yaşam kalitesini etkileyen, başta kanserler olmak üzere, sağlığımızı bu yönde etkileyen risklerin içinde yer alıyor” diye konuştu.
‘KÖMÜR KULLANIMINA SON VERMEK LAZIM’
Kömür kullanımı ile ilgili de konuşan Prof. Dr. Varol, şöyle konuştu:
- Eğer biz kömürden vazgeçersek hem ölümleri engellemiş oluyoruz hem erken yaşta, genç yaşta; hem de kronik hastalıklar, akciğer hastalıkları, dolaşım yolu hastalıkları, felç ya da gebe kadınları etkilediği için düşük doğum tartılı bebekler, bebek ölümlerinin engellenmesi gibi de yaşam kalitemizi bozan hastanelerimize yük olan sağlık sorunlarından da kurtulmuş oluyoruz. Fuel oil, mazot, ısınma amaçlı araç kullanımı bunların hepsi oldukça hava kirliliğine neden olan uygulamalar.”
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen ve 11 ili etkileyen depremin ardından afet bölgesinde hava kirliliğinin arttığını söyleyen Prof. Dr. Varol, dedi.